Haber

İranlı Türk madenci, arama kurtarma çalışmalarına katılmak için eşinin bileziğini sattıktan sonra Hatay’a geldi.

Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından İran’ın Doğu Azerbaycan eyaletinden arama kurtarma çalışmalarına katılmak için eşinin bileziğini satarak tek başına Hatay’a gelen İranlı Türk Muhammed Abdullahiyan, “Sizleri beklerken gelmememiz mümkün değildi. ağlıyordu.” söz konusu.

İran’ın Hoy kentinde 28 Ocak’ta 5,8 büyüklüğünde depremle sarsılan arama kurtarma çalışmalarına katılan Abdullahiyan, evine döndükten bir gün sonra hava bile almadan bir başka deprem bölgesi olan Türkiye’ye doğru yola çıktı. onun kıyafetleri.

İran’ın Doğu Azerbaycan eyaletinin Karadağ bölgesine bağlı Ahar şehrinde yaşayan ve bir madende çalışan Abdullahiyan, her türlü arama kurtarma çalışmasında yer aldığı için memleketinde “her şeyin adamı” olarak anılıyor. felaketler.

“Bu altını bileğimde istemiyorum. Sat onu, paranla Türkiye’ye git”

İranlı gazeteci Wish Talib’e konuşan Abdullahiyan, eşinin kolundaki bileziği satarak Türkiye’ye gelmek için gerekli yol parasını elde ettiğini söyledi.

Abdullahiyan, deprem bölgesine gelişinin öyküsünü şöyle anlattı:

“İran’daki bütün afet bölgelerine gittim. Evimizin televizyonunda Türkiye’deki depremde hayatını kaybedenleri gösteriyorlardı. Eşim ağlayarak ‘Muhammed her yere gidiyorsun neden gitmiyorsun’ dedi. Türkiye’ye gitmek?’ ‘Kızımızla yeni evlendik, ne alayım’ dedim. İşte o zaman eşim ‘Türkler ağlıyor, ölüler orada toprağın altında, bu altını bileğimde istemiyorum. Sat, paranla git’ dedi. söz konusu.”

“Sen ağlarken biz gelmezdik”

Eşinin bileziğini satıp sınıra geldiğini ifade eden Abdullahiyan, “Eşimin bileziğini sattım. Sınıra geldim paramı Türk lirasına çevirdim. Oradan da buraya geldim. Türkler sağ olsun. Arama kurtarma kıyafetlerimi üzerimde görünce ücretsiz olarak Van’a getirdi.” dedi.

Abdullahiyan, Van’dan deprem bölgesine gelmesine yardım edenlerin olduğunu bir kez daha dile getirdi.

Abdullahiyan, daha önce Türkiye’nin çeşitli şehirlerini gezdiğini belirterek, “Biz Türkleri seviyoruz. Siz ağlarken gelmesek olmazdı. Sizler bizim kardeşimizsiniz. Biz bu niyetle geldik. mutlu ve hüzünlü günlerde birlikte.” terimleri kullandı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu